aZs1hmD. Ankara Büyükşehir Belediyesi “5 Haziran Dünya Çevre Günü” etkinlikleri kapsamında geri dönüşüm ve çevre kirliliğine karşı farkındalık oluşturmak amacıyla Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde bir sergi düzenledi. 11 Haziran’a kadar açık kalacak sergide ya da adresi üzerinden isteyen vatandaşlar Karbon Ayak İzi’ ölçümlerini yapabilecek. Ankara Büyükşehir Belediyesi “5 Haziran Dünya Çevre Günü” etkinlikleri kapsamında çevre kirliliğine ve geri dönüşüme dikkat çekmek amacıyla Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde bir sergi düzenledi. Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan serginin açılışına; Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Reşit Serhat Taşkınsu, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Faruk Çınkı, Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Hasan Muhammet Güldaş, Kırsal Hizmetler Daire Başkanı Ahmet Mekin Tüzün, Ankara Kent Konseyi Yürütme Kurulu Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Gazeteci Cem Seymen ve çok sayıda vatandaş katıldı. ÇEVRE KİRLİLİĞİNİ ÖNLEMEK İÇİN 30 KALEMDE PROJE TASARLANDI Özellikle iklim değişikliği ile mücadele kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarının bulunduğu, atık su dönüşümünün yapıldığı, iklim şartlarına uygun peyzaj çalışmaları ile ilk defa iklim okuluna dönüştürülecek “İklim Park” projelerini hayata geçirmeyi planlayan Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanlığı, sergiyle Başkentlilerde farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. Dünyada çevre problemlerinin hızla arttığını ve iklim değişikliğinin sebep olduğu kirliliği önlemek için projelerini artırdıklarını vurgulayan Çevre Koruma ve Kontrol Daire Başkanı Hasan Muhammet Güldaş, Büyükşehir Belediyesinin çevreye duyarlı çalışma ve projelerinin görselleriyle anlatıldığı sergi açılışında yaptığı konuşmada şu değerlendirmelerde bulundu “Çevre duyarlılığı konusunda hepimizin bilgilendirilmesi ve üzerine düşen görevleri yapması gerekiyor. Deniz salyası diye bir olay var, Ankara’da bize ne diyemeyiz. Bu durum Türkiye’de herkesi etkileyebilir. O noktaya gelmeden neler yapabiliriz o bizim için önemli. Çevreci bir belediye olarak çevreyle ilgili olarak yaptığımız projeleri burada sıraladık. Örneğin, bir elektrikli otobüsün yapılması, çöpe atılan ve yeşil alanlardan çıkan çim artıkları ve budama artıklarıyla komposlama yöntemiyle gübre olarak kullanılması gibi 30 kalemde iş ve icraatlarımızı burada sergiliyoruz.” SERGİDE KARBON AYAK İZİ ÖLÇÜMÜ İklimlerle ilgili olayların dünya zirvelerinde ele alındığını ve ilk kez iklim değişikliği ve uyum şubesini’ kurduklarını da söyleyen Güldaş, konuşmasını şöyle sürdürdü “Hep beraber bilinçli olmamız lazım. Bu kadar kolay doğayı kirletmemeliyiz. Gelecek nesillerin geleceğini bu günden tüketmemeliyiz. İklim değişikliği de çevrenin en önemli öğelerinden birisi. İlk kez İklim Değişikliği ve Uyum Şubesini’ kurduk. Bu konuda eylem planımız nihai aşamaya geldi. Bugünkü etkinliğin bir diğer parçası ise her vatandaşımız ya sergiye gelerek ya da internet adresi üzerinden kendi karbon ayak izini hesaplayabilir. Hiç farkında olmadan doğaya ne kadar katkı verebiliyoruz bunu görebilir.” KÜRESEL İKLİM KRİZİNE KARŞI FARKINDALIK Dünyada çevrenin korunması, iklim değişikliğine vurgu yapılması, ambalaj ve atıkların doğaya atılmaması konusuna dikkat çekmek amacıyla 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde açılışı yapılan geri dönüşüm sergisi ilk günden vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü. Sergiyi gezen ve atık malzemelerden tasarlanan kostümleri inceleyen Gazeteci Cem Seymen, önemli tespitlerde bulundu “Sera gazı emisyonlarını azaltmak için dünyadaki farkındalığa dikkat çekmek için çok önemli bir örnek bu sergi. Büyükşehir Belediyesinin böyle bir farkındalık için harekete geçmesini, kurum ve kuruluşları daha fazlasını yapmak için özendiren böyle bir adımı atmasını son derece önemli buluyorum. Şu anda küresel iklim krizi yaşıyoruz. Dünyada o kadar çok üretim oldu ki, o kadar çok atık oldu ki ve yönetimi o kadar yapılamadı ki tamamen liberal düzende, neoliberal sistemde ve kapitalist ekonomide o kadar çok tüketim üzerine bir dünya kurmuştuk ki gerçekten dünya kaynaklarını sömürdük. Artık gidebileceğimiz bir yol yok. Burada geri dönüşüm için yapılan çalışmaları, arıtma için yapılan işleri gördüm ve çok mutlu oldum.” ÇEVREYE VERİLEN ZARAR AMBALAJ ATIKLARIYLA ANLATILIYOR Ambalaj atıklarından tasarladığı kostümlerle çevreye verilen zararı sanatsal bir şekilde ifade etmek istediğini söyleyen Tekstil Tasarımcısı Elif Kılıç ise sergilenen kostümlerin vatandaşların dikkatini çektiğini anlattı “Eskilerin kırk yama dedikleri geleneksel bir dokuma ile yaptığım kostüm tasarımlarımda metal kapaklar var, pet şişeler var, ambalajlar var. Doğaya bırakılmış ürünlerden tasarım yaptım. Amacım bu kostümleri alıp giyinin mesajı vermek değil çevreye verdiğimiz zararın farkına varalım ve tüketim alışkanlığımızı değiştirelim istiyorum. Bıraktığımız bu atıklar doğada uzun yıllar kalabiliyor.” Sergiyi gezdikten sonra etkinlendiğini ve karbon ayak izini hesaplatmaya geldiği söyleyen Özge Yardımcı düşüncelerini, “Karbon ayak izinin tam olarak ne olduğunu bile bilmiyordum. Burada şimdi karbon ayak izimi hesaplattırdım. Sonuç düşük çıktı. Biraz daha doğaya elektrik konusunda yardımcı olabilirsem katkım olacakmış. Zoraki değilse vatandaşların araba kullanmamasını, suyu boşa akıtmamalarını ve çevreyi kirletmemelerini rica ediyorum. Genel hayatımdaki tüketimlerde de tasarruf yapmayı ve ailemi teşvik etmeyi düşünüyorum. Bu test beni aydınlattı. Büyükşehir Belediyesine bu hizmetinden dolayı teşekkür ediyorum” sözleriyle dile getirdi. Sergi, 11 Haziran tarihine kadar Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde gezilebilecek.
Deniz kirliliği ile ilgili projeler Deniz kirliliği konusunda neler yapılabilir?Deniz kirliliğin önüne geçilmesi için denizlere açılan kanalizasyonların atık su istasyonlarına boşaltılması gerekmektedir. Bunun yanında fabrika atıklarının da denize atılmaması çok önemlidir. Kişilerin deniz kirliliğini önlemesi için yapması gereken en önemli şey çöpleri denize ve okyanus kirliliğini önlemek için neler yapmalıyız?Okyanusların Kirlenmesini Önlemenin YollarıBez Çanta Tercih Kullanımını Dönüşüme Önem Eviniz Gibi Sorumluluk Projesinin Bir Parçası 18, 2018Deniz kirliliğini nasıl önleriz maddeler halinde?Deniz kirliliği nasıl önlenir Arıtma ve uzaklaştırma tesisleri kurularak akarsulardan ve kanalizasyonlardan gelen atık maddeler temiz şekilde denize bırakılabilir. Sanayileşme yerlerindeki atık sular denize bırakılmamalı arıtma tesislerinde arıtılarak nasıl kirlenir?Denizlerdeki kirliliğin temel kaynakları Aslında denizlerdeki kirliliğin birden çok etkeni olsa da en yoğun kirliliğe sebep olan dört faktörü şöyle sıralamamız mümkün Atık su deşarjı, madencilik artıkları, derin deniz madenciliği, yüzeysel akışlar, gemi aktivitesi nedeniyle oluşan kirlilikler ve atmosferik korumak için neler yapılabilir?Yazının geri kalanında, okyanusları korumak için sizin de kolayca uygulayabileceğiniz küçük ama etkili adımlardan kısaca ve Denizi Temiz Tutun. … Enerji Tüketimini Azaltın. … Plastik Kullanımına Dikkat Edin. … Satın Aldığınız Ürünlerin Etiketine Bakın. … Denizleri Korumak İçin Çalışan Kuruluşlara Destek kirliliğine neler sebep oluyor?Deniz kirliliğinin kaynaklarının çoğu kara kökenlidir. Kirlilik sıklıkla, tarımsal yüzeysel akış, rüzgârın savurduğu atık ve tozlar gibi yayılı kirlilik kaynaklıdır. Su kirliliğinin bir çeşidi olan besin maddesi kirliliği, denizlere aşırı oranda besin maddesi deşarjı ile oluşan korumak için ne yapmalıyız?Yazının geri kalanında, okyanusları korumak için sizin de kolayca uygulayabileceğiniz küçük ama etkili adımlardan kısaca ve Denizi Temiz Tutun. … Enerji Tüketimini Azaltın. … Plastik Kullanımına Dikkat Edin. … Satın Aldığınız Ürünlerin Etiketine Bakın. … Denizleri Korumak İçin Çalışan Kuruluşlara Destek Olun.
Su Kirliliğini Önlemek İçin Neler Yapmalıyız Su Kirliliğinin Nedenleri Su Kirliliği Nedir Kısaca Su Kirliliğine Örnekler, Su Kirliliği İle İlgili Yazı Günlük yaşantımızda hayati bir öneme sahip olan suyu bizlere sağlayan göl, deniz, nehir ve yeraltı suyu gibi doğal su kaynakların beşeri sebeplerden dolayı kirletilmesine “su kirliliği” adı verilir. Yaşayan her canlının vazgeçilmez bir parçası olan su, insan vücudunun %70’lik bir oranını oluşturmaktadır. Yeryüzünün dörtte üçünün sularla kaplı olduğu bilinmektedir. Fakat bu suların yalnızca %0,3’ü içilmeye uygun yapıdadır. Henüz 2018 yılında olmamıza rağmen gezegenimizde yaşayan yaklaşık 3 milyar insan, yani 80 ülke şu an su problemleri ile karşı karşıyadır. Tarihe bakılacak olursa 1940 ve 1980 yılları arasında ki 40 yıl süre içerisindeki su tüketimi 2 kat artış göstermiştir. Su kaynaklarının sınırlı fakat insan nüfusunun sürekli artış şeklinde olduğu göz ününde bulundurulursa dünyadaki su problemleri her geçen gün artış gösterecektir. Su Kirliliğinin Nedenleri Hayvansal atıkların suya dökülerek sularımızın kirlenmesi, Erozyon sebebiyle temiz su kaynaklarına toprak taşınması, Fabrikalardan suya dökülen kimyasal atıkların sularımızı kirletmesi, Çeşitli biyolojik sebepler ile sularımızın kirlenmesi, Fizyolojik yani doğal sebepler ile sularımızın kirlenmesi, Ozon tabakasının hasar görmesi ile meydana gelen asit yağmurları, Kalabalık yerleşim birimlerindeki düzensizlik sebebiyle çöplerin suya karışması, Çevrenin kirletilmesi ile sularımızın olumsuz etkilenmesi, Akarsu etraflarında insanların sebep olduğu kirlilikler, Motorlu taşıtların neden olduğu kirlilik. Su Kirliliğinin Sonuçları Çeşitli salgın hastalıklara sebep olur. Dünyamızın akciğeri olan ormanlarımızın devamlılığına ve büyümesine engel olur. Canlı çeşitliliğini ve canlıların çoğalmasını olumsuz etkiler. Yerleşim bölgelerinde yaşam sağlıksız bir hal alır. Tarımı olumsuz etkileyeceğinden dolayı insanların besin ihtiyacının karşılanması zorlaşır. Tüm bu sorunlar göz önünde bulundurulduğunda olası insan kayıplarına sebep olabilir. Su Kirliliği Nasıl Önlenir? Dünyamızda bulunan su kaynaklarının sınırsız olmadığı inkar edilemez bir gerçektir. Dünya üzerindeki tüm su kaynaklarının tükenmesi demek canlı yaşamının sonu anlamına gelecektir. Sularımızın tükendiği takdirde alternatif bir maddeye yönelmek söz konusu değildir. Öyleyse sularımızın korunması son derece mühim bir konudur. Su kirliliğinin önüne geçilebilmesi için hem devlet bazlı hem de toplumsal bazı çalışmaların gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Aşağıda su kirliliğini önlemek için yapılabilecekleri şu şekilde sıraladık İlk olarak su arıtma tesisleri kurulmalıdır. Bunun sebebi ise su kirliliğini en çok etkileyen unsurun fabrika atıkları olmasıdır. Sularımıza karışacak fabrika atıkları içilebilir özelliklerinin yok olmasına sebep olacaktır. Bunun yanında insanların neden olduğu atıkların da akarsulara ulaştığı unutulmamalıdır. Aynı zamanda kimyasal içeren gübre ve tarım ilaçları da sularımızı olumsuz etkilemektedir. Tüm bunlara bakılarak su kirliliğinin başlıca sebeplerinin insan atıkları, fabrika atıkları, tarımsal ilaçların, sanayilerin olduğu sonucuna varılabilir. Su kirliliğinin önüne geçilebilmesi adına fabrikalar ve zararlı kimyasal atıkları bulunan tesisler su kaynaklarına uzak bir bölgede işletilmesi gerekmektedir. Ya da su arıtma tesisleri kurulmalı ve atık suların yeniden geri dönüşümü sağlanmalıdır. Su kirliliği hakkında toplumsal bir bilinç oluşturulması amacıyla çeşitli seminerler ve programlar düzenlenmelidir. Yoğun nüfusa sahip bölgelerde bu durumun önüne geçilmesi için gerekli kanunların yürürlüğe girmesi gerekmektedir. Hava kirliliği de su kirliliğine sebep olan faktörler arasındadır. Bu nedenle hava kirliliğini engellemek amacıyla çeşitli çalışmalar başlatılmalıdır. Günlük hayatımızda kullandığımız deterjanlar gibi kimyasal ürünlerin suya karışması önlenmelidir. Sanayi bölgelerinde oluşan kimyasal atıkların içme sularına yani temiz su kaynaklarına karışması engellenmelidir. Tarım bölgelerinde kullanılan ilaçların kontrol altında tutulması ve mümkün olduğunca doğal gübre kullanılması gerekmektedir. Deniz, göl ve nehir gibi doğal su kaynaklarını kirletecek maddeler atılmamalıdır. Böyle bir durumla karşı karşıya kalındığında katı davranmalı ve fiili gerçekleştiren kişi uyarılmalıdır. Evimizde bulunan lavabo gibi giderle yağ ve deterjan dökülmemeli, bu konuda herkes uyarılmalıdır. Su kaynaklarımız sınırlı olduğundan dolayı aşırı su tüketiminden kaçınmalıyız. Henüz küçük yaşta olan çocuklarımıza suyun ne kadar önemli bir madde olduğu aşılanmalıdır. Dişler fırçalanırken su boşa akıtılmamalıdır. Akarsular gibi doğal su kaynaklarının etrafı temiz tutulmalıdır. Hatta mümkünse su kaynaklarının yakınında yerleşim birimleri kurulmamalıdır. Mevcut olan arıtma tesislerinin miktarı ve verimliliğinin artırılması sağlanmalıdır. Aşırı nüfus, su kirliliğine yol açabileceğinden nüfus planlama çalışmaları yapılmalıdır. Doğal su kaynaklarının muhafaza edilmesi adına çeşitli çalışmalara başvurulmalıdır. Toprak kirliliği de su kirliliğini direkt olarak etkilemektedir. Bu nedenle toprak kirliliği hakkında da gerekli çalışmalar gerçekleştirilmelidir. Gereksiz su tüketiminin engellenmesi sağlanmalıdır. Denizlerimizin kirletilmemesi hususunda toplum bilinçlendirilmelidir. Tüm bu faaliyetler su kirliliğini engellemek açısından en temel unsurlardır. Ancak tüm bu faaliyetler hayata geçirilse de insanlar suyun önemi konusunda bilinçlendirilmediği takdirde her geçen gün sularımız kirlenmeye devam edecektir. Her faaliyetin ana faktörü insan olduğu unutulmamalıdır. Bu sebeple çeşitli seminerler sayesinde insanlar suyun önemi konusunda bilinçlendirilmelidir.
İnsanın görme alanına girdiğinde insan tabiatına hoş gelen, onu rahatsız etmeyen görüntülere güzel; insanı rahatsız eden, bir şekilde olumsuz etkileyen görüntülere de çirkin denilebilir. Bu tanıma uygun olarak insanların doğal çevrede yapmış olduğu olumsuz değişikliklerle sağlıklı insanların görüntü alanlarının kişileri rahatsız edici hale getirilmesine "görüntü kirliliği" denilmektedir. 1950’ den sonra hızlanmaya başlayan kentleşme olgusu, büyük kentlerde yığılmalara neden olmuş, dengeli bir kentsel dağılım oluşamamıştır. Bu durum, önemli sosyal ve ekonomik yapı değişikliği sorunlarına ve hızla artan kentsel yatırım ihtiyaçlarına yol açmıştır. Kentleşmede yeşil alanların insan sağlığı açısından büyük önem taşıyan ekolojik alanlardır. Öncelikle bu alanların işlevlerini yerine getirebilmeleri ve kendi yaşamlarını sürdürmeleri için gerekli olan temiz havanın sağlanması gerekmektedir. Bu bakımdan makro ya da mikro düzeyde gerçekleştirilecek kent içi ve çevresi planlama ve uygulama çalışmalarında, söz konusu hususların önemle göz önüne alınması 2005-2013 yılları arasında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı şehirlerde meydana gelen görüntü kirliliğini gidermek amacıyla Görüntü Kirliliği Kontrol Yönetmeliği taslağı hazırlamıştır. GÖRÜNTÜ KİRLİLİĞİ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ TASLAĞI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 - Bu Yönetmeliğin amacı; şehirleşme ve kent estetiği hedefleri gözetilerek düzenli bir kentsel çevrenin oluşturulabilmesi için, yerleşim alanlarındaki bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğine yol açan uygulamaları önlemek üzere gerekli olan hukuki ve teknik esasları belirlemektir. Kapsam MADDE 2-1 Bu yönetmelik; a Yerleşim alanlarında inşa edilmiş bina ve sair yapılarda reklam ve tanıtım araçları ile iletişim ve haberleşme araçlarının kullanımına yönelik usul ve esasları, b Mahallin ve çevrenin mimari dokusu ve özellikleri gözetilerek yapılar arasında ahengin sağlanması, bu çerçevede yapılacak cephe iyileştirme projelerinin yürütülmesine yönelik uygulama usul ve esaslarını, c Çevre ve şehir estetiği yönünden mahzurlu görülen inşaat, yıkıntı atığı veya atıl durumdaki yapıların oluşturduğu görüntü kirliliğini önlemeye yönelik uygulama usul ve esaslarını kapsar. Dayanak MADDE3 - Bu Yönetmelik, 3194 sayılı İmar Kanununun 1 inci maddesi ile29/6/2011 tarihli ve 644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8 inci maddesinin o bendine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar MADDE4 - Bu Yönetmelikte geçen; a Bakanlık Çevre ve Şehircilik Bakanlığını, b Belediye5216 ve 5393 sayılı Kanunlarda tanımlanan büyükşehir belediyelerini, il, ilçe ve ilk kademe belediyelerini ifade eder. c Bina Kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme veya dinlenmelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapıları, ç Bina dış cepheleri Binaların yol, meydan, yeşil alan ve diğer ortak kamu alanlarına açılan tüm dış cephelerini, d Bina sağır duvarları Pencere, kapı gibi boşluk alanı bina duvar cephesinin %30 unu geçmeyen bina yüzey alanları, e Cephe iyileştirme projeleri Çevre ve şehir estetiği ile mimari dokunun korunmasına yönelik olarak bina ve sair yapıların dış cephelerine uygulanan yenileme projelerini, f Direkli tanıtım panosu totem Kare veya yuvarlak kesitli direk üzerine montajı yapılmış ışıklı veya ışıksız tabelayı, g Görüntü kirliliği Çevre ve şehir estetiğini olumsuz yönde etkileyen unsurlar neticesinde ortaya çıkan görsel kirliliği, h İlan Ticari amaçlı olmayan duyuru veya bilgilendirme elemanlarını, ı İlan panosu Ticari amaçlı olmayan duyuru veya bilgilendirme elemanlarının asıldığı ve/veya sergilendiği alanları, i İletişim ve haberleşme araçları Her türlü anten, radyo ve televizyon vericileri ile baz istasyonları gibi araçları, j Kent estetik kurulu Belediye başkanlıkları bünyesinde oluşturulan, imar, şehircilik, estetik gibi birim temsilcileri ile birlikte ilgili oda veya bağımsız temsilcilerinin de üyesi olabildikleri oluşumları, kKent estetiği koordinasyon kurulu İl genelinde ilgili kurum/kuruluş temsilcileri ile birlikte kent estetik kurul temsilcisi ve akademisyenlerin de üyesi bulundukları ve il özelinde görüntü kirliliğinin önlenmesine yönelik genel kararları alan kurulları, l Kentsel tasarım rehberi Büyükşehir, il ve ilçe belediyeleri tarafından çevre, kent mimari dokusu ve estetiği ile şehircilik ilkelerine uygun olmak kaydıyla, görüntü kirliliğinin önlenmesine yönelik yürütülen cephe iyileştirme ve kentsel dönüşüm projelerinde değerlendirilmek üzere hazırlanan rehberleri, m Reklam İnsanların gönüllü olarak belirli bir davranışta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düşünceye yöneltmek, dikkatleri belirli bir ürüne, hizmete, fikir ya da kuruluşa çekmeye çalışmak, onunla ilgili bilgi vermek, ona ilişkin görüş ve tutumlarını değiştirmelerine veya belirli bir görüşü ya da tutumu benimsemelerini sağlamak amacıyla oluşturulan; iletişim araçlarından yer ya da süre satın almak yoluyla sergilenen veya başka biçimlerde çoğaltılıp dağıtılan ve bir ücret karşılığında oluşturulduğu belli olan duyuruları, n Reklam alanları Her türlü reklam unsurunun konulup asılabildiği hareketli ve hareketsiz alanları, o Reklam ve tanıtım araçları Her türlü ilan, reklam ve tanıtımların yapılmasında kullanılan pano, tabela ve totem gibi yapıları, ö Reklam panosu Reklam elemanlarının asıldığı veya sergilendiği alanları, p Reklam tabelası Işıklı ve ya ışıksız, reklam amaçlı konulan reklam levhaları, r Tanıtım Bir kişinin, ürünün, hizmetin, kurum veya kuruluşun tanınmasını sağlamak amacı ile yapılan faaliyetleri, s Tanıtım panosu Kent mobilyası niteliği taşıyan gece ve gündüz estetik görüntüsü olan ışıklı veya ışıksız tanıtım elemanlarını, ş Yetkili idare Bu Yönetmeliğin ikinci bölümünde belirtilen idareleri, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Görev, Yetki ve Sorumluluklar Bakanlığın görev, yetki ve sorumlulukları MADDE 5 – 1 Bakanlık; a Bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğine yol açan uygulamaların önlenmesine yönelik her türlü program ve politikaları belirlemek, buna yönelik mevzuat ve mevzuatın uygulanmasını kolaylaştırıcı her türlü dokümanı hazırlamak, bu Yönetmeliğin uygulanmasında gerekli işbirliği ve koordinasyonu sağlamakla, b Bu Yönetmeliğin uygulanmasından yetkili ve sorumlu kılınan kurum ve kuruluşlar ile birlikte bu Yönetmelik gereği hazırlanacak kentsel tasarım rehberlerinin formatını belirlemekle, c Çevre ve şehir estetiği açısından görüntü kirliliğini önlemeye yönelik olarak yerel idarelerce hazırlanan proje ve uygulamaları değerlendirmek ve uygun görülmesi halinde desteklemekle, ç Çevre ve şehir estetiğine dair konularda ulusal ve uluslararası çalışmaları izlemek, gerektiğinde proje hazırlamak ve yürütmekle, yetkili ve sorumludur. Çevre ve şehircilik il müdürlüklerinin görev, yetki ve sorumlulukları MADDE 6 – 1 Çevre ve şehircilik il müdürlükleri; a Bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğine yol açan uygulamaların önlenmesine yönelik olarak ruhsat başvuruları sırasında bu Yönetmelikte belirtilen şartları aramakla, b Çevre ve şehir estetiği açısından görüntü kirliliğini önlemeye yönelik olarak yerel idarelerce hazırlanan ve kent estetiği koordinasyon kurulunca uygun görülen proje ve uygulamaları Bakanlığa iletmekle, c İl genelinde kurulan Kurulları Bakanlığa bildirmekle, çKurul çalışmalarını yürütme hususunda gerekli sekretarya görevini yapmakla, d Kurul tarafından yürütülen ve önem arz eden faaliyetler ile alınan önemli kararlar hakkında Bakanlığı bilgilendirmekle, e İldeki büyükşehir, il ve ilçe belediye başkanlıklarınca hazırlanan kentsel tasarım rehberlerini Kurulun görüşüne açmakla, f Dini ve milli bayramlar, yerel millî günler ve kutlamalar ile seçim, miting ve propaganda gibi her türlü siyasi etkinlik maksadıyla yapılacak faaliyetler için bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde, Kurul marifetiyle getirilen istisnalara yönelik kararları kamuoyuna duyurmakla, yetkili ve sorumludur. Mahalli idarelerin görev, yetki ve sorumlulukları MADDE 7 – 1 İl özel idareleri; a Büyükşehir belediyesi olmayan illerde; 1 Belediye sınırları ve mücavir alan dışında bulunan bina ve sair yapılarda görüntü kirliliği oluşturan unsurları önlemek, bu alanlarda oluşan kirliliği çevre ve şehir estetiği unsurlarını göz önünde bulundurarak gidermek veya giderilmesini sağlamak, ihlal tespiti halinde idari yaptırım uygulamakla, 2 Belediye sınırları ve mücavir alan dışında; yapıların mimari projelerinde ve yapı ruhsatlarında görüntü kirliğinin önlenmesine yönelik olarak bu Yönetmelikte belirtilen şartları aramakla, b İl ve ilçe belediyeleri için kentsel tasarım rehberlerinin hazırlanması sürecinde ilgili belediyelere destek vermekle, c Belediye sınırları ve mücavir alan dışında yer alan reklam ve tanıtım araçları için yer gösterme, boyut, renk ve şekil gibi hususlarda görüntü kirliliğini önleyecek şekilde gerekli usul, esas ve kriterleri belirlemekle, ç İl genelinde çevre ve şehir estetiği ile yöre mimari dokusunun korunması kapsamında yürütülecek faaliyetleri belirlemek ve gerekli koordinasyonu sağlamakla ilgili hususlarda gerekli tedbirleri alır. 2 Belediyeler; a Belediye sınırları ve mücavir alan içinde bulunan bina ve sair yapılarda görüntü kirliliği oluşturan unsurları önlemek, bu alanlarda oluşan her türlü görüntü kirliliği konularını gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde çevre ve şehir estetiği unsurlarını göz önünde bulundurarak gidermek veya giderilmesini sağlamak ve bu Yönetmeliğin ihlalinin tespiti halinde idari yaptırım uygulamakla, b Belediye sınırları ve mücavir alan içinde yer alan reklam ve tanıtım araçları için yer gösterme, boyut, renk ve şekil gibi hususlarda görüntü kirliliğini önleyecek şekilde gerekli usul, esas ve kriterleri belirlemekle, c Belediye sınırları ve mücavir alan içinde; yapıların mimari projelerinde ve yapı ruhsatlarında görüntü kirliğinin önlenmesine yönelik olarak bu Yönetmelikte belirtilen şartları aramakla, ç Nazım İmar Planları ve Uygulama İmar Planlarının hazırlanması aşamasında çevre ve şehir estetiğini göz önünde bulundurmakla, d Belediye sınırları ve mücavir alanları içinde yer alan yerleşim alanları için gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde kentsel tasarım rehberi hazırlamak ve Kurul tarafından değerlendirilmek üzere çevre ve şehircilik il müdürlüğüne göndermekle, e İl genelinde çevre ve şehir estetiği ile yöre mimari dokusunun korunması kapsamında yürütülecek faaliyetleri belirleme ve gerekli koordinasyonu sağlamaya yönelik olarak bu alanda faaliyet göstermek üzere kendi bünyelerinde kentsel tasarım veya kent estetik birimlerini kurmakla, f Bu Yönetmelik uyarınca hazırlanacak uygulama mevzuatını kent estetiği koordinasyon kurulu görüşüne sunmakla ilgili hususlarda gerekli tedbirleri alır. 3 Büyükşehir Belediyeleri; a Büyükşehir belediye başkanlıkları, büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alan içinde belirlenen yerleşim alanı veya alanlarında yer alan bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğine yol açabilecek faaliyetleri önlemek, bu alanlarda oluşan her türlü görüntü kirliliği konularını gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde çevre ve şehir estetiği unsurlarını göz önünde bulundurarak gidermek veya giderilmesini sağlamak ve bu Yönetmeliğin ihlalinin tespiti halinde idari yaptırım uygulamakla, b Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alan içinde yer alan her türlü reklam ve tanıtım araçları için yer gösterme, boyut, renk ve şekil gibi hususlarda görüntü kirliliğini önleyecek şekilde gerekli usul, esas ve kriterleri belirlemekle, c Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alan içinde; yapıların mimari projelerinde ve yapı ruhsatlarında görüntü kirliğinin önlenmesine yönelik olarak bu Yönetmelikte belirtilen şartları aramakla, ç Nazım İmar Planları ve Uygulama İmar Planlarının hazırlanması aşamasında çevre ve şehir estetiğini göz önünde bulundurmakla, d Büyükşehirlerde hizmet veren ilçe ve ilk kademe belediyeleri kendi belediye sınırları ve mücavir alanları dâhilinde, bu fıkranın a, b, c, ç, f ve g bentlerinde yer alan iş ve işlemleri gerçekleştirmekle, e Büyükşehir belediye sınırları ve mücavir alanları içinde yer alan yerleşim alanları için gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde kentsel tasarım rehberi hazırlamak ve Kurul tarafından değerlendirilmek üzere çevre ve şehircilik il müdürlüğüne göndermekle, f Kent genelinde çevre ve şehir estetiği ile yöre mimari dokusunun korunması kapsamında yürütülecek faaliyetleri belirleme ve gerekli koordinasyonu sağlamaya yönelik olarak bu alanda faaliyet göstermek üzere kendi bünyelerinde kentsel tasarım veya kent estetiği birimlerini kurmakla, g Bu Yönetmelik uyarınca hazırlanacak uygulama mevzuatını kent estetiği koordinasyon kurulu görüşüne sunmakla ilgili hususlarda gerekli tedbirleri alır. Kurum, kuruluş ve işletmelerce alınacak tedbirler MADDE 8 – 1 Kurum, kuruluş veya işletmelerden; a Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Yüksek Seçim Kurulu, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Diyanet İşleri Başkanlığı ve ilgili diğer kurum/kuruluşlar görüntü kirliliğinin oluşmasını önlemekle, b İşletme, tesis, işyeri, atölye, imalathane, eğlence yeri gibi faaliyetleri planlayan ve işletenler; faaliyetlerin yürütüldüğü bina ve sair yapılarda görüntü kirliliği oluşmasının önlenmesi, mevcut yapılarda ise konu kirliliğin giderilmesine yönelik olarak bu Yönetmelik ve/veya bu Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin sekizinci fıkrası uyarınca hazırlanması gereken uygulayıcı mevzuat hükümleri ile ilgili iş ve işlemleri yürütmekle ilgili hususlarda gerekli tedbirleri alır. ÜÇÜNCÜBÖLÜM Genel Esaslar Görüntü kirliliğinin önlenmesine yönelik genel esaslar MADDE9–1 Görüntü kirliliğini oluşturan etmenlerin önlenmesine yönelik olarak ilgili tüm kişi, kurum ve kuruluşun azami derecede hassasiyet göstermesi, 2Görüntü kirliliğine yol açan yapılar ile bu yapıların çevresinde farklı amaçlarla kullanılan her türlü donatım, tanıtım ve düzenleme elemanlarının estetik ve fonksiyonel hedeflere uygun olarak seçilmesi, 3 Hava kirliliği, yeşil alan yokluğu, monoton ve iç içe yapılaşma, görüş alan darlığı, dış cephe görüntüsündeki karmaşa, enkazlar, birikintiler, gelişigüzel atıklar, levha ve tabelalardaki oransızlık ve gelişigüzellik gibi kentlerde kirlilik oluşturan görüntülerin engellenmesine yönelik gerekli tedbirlerin alınması, 4 Bina ve sair yapıların bir araya gelerek oluşturdukları çevrenin yalnızca insanların biyolojik gereksinimlerini karşılayan işlevsellik değil, aynı zamanda toplumların psikolojik ve entelektüel gereksinimlerini karşılayan estetik nitelikler taşıyacak şekilde oluşturulması, 5 İl genelinde, çevre ve şehir estetiği ile yöre mimari dokusunun korunmasına yönelik olarak kentsel tasarım rehberlerinin hazırlanması ve uygulamalarda dikkate alınması, 6 İletişim ve haberleşme araçlarının, çevre ve şehir estetiğinin ön planda tutularak görüntü kirliliği oluşturmayacak şekilde uygun alanlara yerleştirilmesi, 7 İl özelinde ilgili birim temsilci üyelerinden oluşan kent estetiği koordinasyon kurullarının kurulması, 8 Bu Yönetmelikte yer alan hususların detaylandırılması, alınması gereken önlemleri içeren usul, esas ve kriterlerin belirlenmesi kapsamında bu Yönetmeliğe bağlı kalmak koşuluyla, ilgili belediyelerin kendi uygulama mevzuatlarını hazırlamaları, esastır. Bina ve sair yapılardaki reklam ve tanıtım amaçlı pano ve levhalara ilişkin genel esaslar MADDE10-1 Her türlü reklam ve tanıtım aracının; a İl bütününde, şehrin estetik ve mimarî dokusunu bozmayacak, kentin doğal ve tarihî silueti ile çelişmeyecek şekilde tasarlanması, b Konum, renk, şekil ve boyutları gibi hususların yetkili idarelerce belirlenmesi, 2 Yeni yapılacak her türlü ticari yapılar için belediye ve il özel idarelerine sunulan mimari projeler için verilecek her türlü ruhsatın düzenlenme sürecinde, bu yönetmelikte yer alan ve görüntü kirliliğinin önlenmesine yönelik hususların göz önünde bulundurulması, 3 Belirli bir yerleşim alanında kullanılan her türlü reklam ve tanıtım aracında; yöre mimari dokusu ile çevre ve şehir estetiğinin korunmasına yönelik olarak belirli bir standardın sağlanması, bu bağlamda kullanılan malzemelerin benzer nitelikte olması, 4 Kendi mülkiyetindeki alanlara kurulan reklam ve tanıtım araçlarına yönelik uygulama usul ve esaslarının yetkili idarelerince belirlenmesi, 5 Bina ve sair yapıların sağır cephelerinde yapılacak olan reklam ve tanıtım araçlarındaki ürün mesajının sağır cephe yüzeyinin %50 sini geçmemesi, 6 Konut amaçlı olarak kullanılan bina çatılarına hiçbir suretle reklam ve tanıtım aracının konulmaması, 7 Birden çok ticari işletmenin bir arada olduğu yapılarda ortak tek bir tanıtım panosunun kullanılması, ancak ortak tanıtım panosunun kullanımının mümkün olmadığı durumlarda, yetkili kent estetik kurulu tarafından belirlenen esaslar çerçevesinde uygulamaların yapılması, 8 Bina ve sair yapıların çatı katlarına konulacak her türlü reklam ve tanıtım aracının çatı mahya yüksekliğini geçmemesi esastır. Bina ve sair yapıların cephe görünümlerine ilişkin genel esaslar MADDE11– 1Bina ve sair yapıların cephelerinde görüntü kirliliğine yol açan uygulamaların, cephe iyileştirme projeleri kapsamında giderilmesi, 2 Cephe iyileştirme projeleri ve kentsel tasarım projelerinin; çevre, kent kimliği ve estetiği ile şehircilik ilkelerine uygun olarak hazırlanan kentsel tasarım rehberleri çerçevesinde hazırlanması, 3 İlçe ve ilk kademe belediyeleri kendi sınırları ve mücavir alanları dâhilinde gerçekleştirecekleri cephe iyileştirme ve kentsel tasarım projeleri çalışmalarını, ilgili büyükşehir belediyesince hazırlanan kentsel tasarım rehberine bağlı olacak şekilde yürütmeleri, 4 Yerleşim alanlarındaki bina ve sair yapı cephelerinin ilgili belediyelerce hazırlanacak program dâhilinde gerektiğinde 10 yılda bir yenilenmesi, 5 Ana cadde, bulvar ve meydan gibi yoğun olarak kullanılan ortak kamu alanlarında bulunan yapılar arasında ahengin sağlanması ve güzel bir görünüm elde etmek maksadıyla bina dış cephelerin aynı surette giydirilmesi, 6 Bina dış cephelerine yerleştirilen çanak anten, klima, havalandırma borusu, güneş panelleri, tente gibi unsurların çevre ve şehir estetiği bakımından görüntü kirliliği oluşturmaması, 7 Binalarda bulunan çanak antenlerin tek noktada toplanarak merkezi anten haline getirilmesi suretiyle bina çatılarına yerleştirilmesi, 8 Cam giydirme uygulaması yapılmış bina cephe yüzeylerinin reklam ve tanıtım amaçlı kullanılmaması, esastır. Görüntü kirliliği oluşturan inşaat, yıkıntı atığı ve atıl durumdaki yapılara ilişkin genel esaslar MADDE12-1İnşa ve onarım halindeki bina ve sair yapılarda görüntü kirliliğinin önlenmesi, emniyetin sağlanması ve inşaat malzeme ile atıklarının çevreye dağılmaması için şehrin genel estetiğini engellemeyecek sistemlerin kurularak inşaat alanı etrafının uygun malzemelerle çevrilmesi esastır. 2 Dış görünüş itibariyle çevre ve şehir estetiğini olumsuz etkileyen atıl durumda bulunan yapılarda, görüntü kirliliğini oluşturan unsurların önlenmesi maksadıyla yetkili idare tarafından gerekli tedbirler alınır ve/veya aldırılır. DÖRDÜNCÜBÖLÜM Kent Estetiği Koordinasyon Kurulları Kent estetiği koordinasyon kurulunun kurulması MADDE13-1 Kent estetiği koordinasyon kurulunun sekretarya görevi, çevre ve şehircilik il müdürlükleri tarafından yürütülür. 2 Kent estetiği koordinasyon kurulu; çevre ve şehircilik il müdürlüğü, ilgili belediyeler, il kültür ve turizm müdürlüğü, il özel idaresi, il emniyet müdürlüğü ve ilgili diğer kurum ve kuruluş temsilcilerinden oluşur. Kent estetiği koordinasyon kuruluna akademik üyeler de davet edilebilir. Kent estetiği koordinasyon kurulunun görev ve yetkileri MADDE14–1 İldeki belediye başkanlıkları bünyesinde hizmet veren kent estetik kurulu çalışmalarını takip etmek ve yönlendirmekle, 2 Dini ve milli bayramlar, yerel millî günler ve kutlamalar ile seçim, miting ve propaganda gibi siyasi etkinlik maksadıyla yapılacak faaliyetler için bu Yönetmelik hükümleri çerçevesinde istisna getirmek ve faaliyet sonucu oluşan kirliliğin giderilmesine yönelik tedbirleri almak veya aldırmakla, 3 Kent estetiği koordinasyon kurulunca tespit edilen ve görüntü kirliliği oluşturan unsurları, giderilmesini sağlamak üzere belediye sınırları ve mücavir alanları içerisinde ilgili belediyeye, belediye sınırları ve mücavir alanları dışında ise Valiliğe bildirmekle, 4 Şehir ve çevre estetiğini bozan uygulamalar hakkında gerekli tedbirleri almak ve/veya aldırmakla, 5 Bu Yönetmelikte belirtilen ve belediyelerce hazırlanacak uygulayıcı mevzuatı değerlendirmekle, yetkili ve sorumludur. Kent estetiği koordinasyon kurulunun çalışma esasları MADDE15–1 Kent estetiği koordinasyon kurulu, Vali ve/veya Vali Yardımcısı başkanlığında bu Yönetmeliğin 13 üncü maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen üyelerin katılımıyla, önceden kararlaştırılan tarih ve yerde toplanır. 2 Kent estetiği koordinasyon kurulu, 2 yılda bir sekretarya görevini yürüten birim tarafından gerekli gündem maddeleri belirlenerek toplanır. Ancak, aciliyet arz eden durumlarda, bu sürenin dolması beklenmeden toplantı gerçekleştirilebilir. 3 Kent estetiği koordinasyon kurulu, Başkanın gerekli gördüğü hallerde veya üyelerin yazılı teklifi ve başkanın daveti üzerine belli konuların görüşülüp karara bağlanması ve uygulamaya konulmasını sağlamak üzere en geç bir hafta içerisinde toplanır. Toplantılarda belirlenen gündem maddeleri dışında, üyelerce teklif edilen hususlar, kent estetiği koordinasyon kurulu tarafından kabul edilmek şartıyla görüşülebilir. 4 Kent estetiği koordinasyon kurulu toplantıları, üyelerin salt çoğunluğunun katılımı ile Başkan tarafından açılır, oylamalar açık oylama şeklinde yapılır, kararlar toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile alınır. Oyların eşitliği halinde Başkanın kullandığı oy yönünde çoğunluk sağlanmış sayılır. Kararlarda çekimser kalınamaz. BEŞİNCİBÖLÜM Kentsel Tasarım Rehberleri Kentsel tasarım rehberlerinin hazırlanması ve uygulanması MADDE16-1Şehirleşme ve kent estetiği hedefleri gözetilerek düzenli bir kentsel çevrenin oluşturulabilmesi maksadıyla Belediyelerce kentsel tasarım rehberlerinin hazırlanması ve/veya hazırlatılması gerekmektedir. 2 Kentsel tasarım rehberleri; büyükşehirlerde, büyükşehir belediye sınırları içerisinde bulunan tüm ilk kademe ve ilçe belediyelerince uygulanmak üzere büyükşehir belediyelerince, büyükşehirler dışında kalan diğer illerde il ve ilçe belediyelerince hazırlanır. 3 Kentsel tasarım rehberleri; kentin estetiği, tarihi ve mimarî dokusu ile doğal çevresi göz önünde bulundurularak hazırlanır. 4 Görüntü kirliliğini önlemek amacıyla kentsel tasarım rehberlerinde yer alan uygulama ilkelerine tüm Belediye ve diğer kurum/ kuruluşların uyması zorunludur. 5 Kentsel tasarım rehberleri gerekli görülmesi halinde kent ve şehir estetiği ile yöre mimari dokusunu bozmayacak şekilde 5 yılda bir güncellenebilecektir. Kentsel tasarım rehberi formatı MADDE17 –1 Kentsel tasarım rehberi ile ilgili format Bakanlıkça hazırlanır ve yayımlanır. Kentsel tasarım rehberlerinin değerlendirilmesi MADDE 18 – 1Büyükşehir, il ve ilçe belediyelerince hazırlanacak olan kentsel tasarım rehberleri il genelinde kurulan kent estetiği koordinasyon kurulu tarafından değerlendirilir. 2 Kent estetiği koordinasyon kurulu üyelerine görüş ve katkılarını sunmak için en fazla 60 iş günü süre verilir. 3 Süre sonrasında genel bir değerlendirme yapmak üzere kent estetiği koordinasyon kurulu üyeleri toplantıya çağrılır. 4 Kent estetiği koordinasyon kurulu görüşleri doğrultusunda son şekli verilen rehber, kamuoyu bilgisine sunulur. ALTINCI BÖLÜM Şikâyetlerin Değerlendirilmesi, Denetim ve İdari Yaptırımlar Şikâyetlerin değerlendirilmesi veya denetim MADDE 19-1 Bu Yönetmelik ve bu yönetmeliğe istinaden hazırlanan diğer mevzuat çerçevesinde yaşanan sorunlar nedeniyle oluşan şikâyetlerin değerlendirilmesi veya programlı ve programsız yapılacak denetimler; a Belediye sınırları ve mücavir alan içerisinde ilgili belediyelerce, b Belediye sınırları ve mücavir alan dışında ilgili il özel idarelerince, c Büyükşehirlerde ise büyükşehir belediyelerince, gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde yapılır. İdari yaptırımlar MADDE 20 - 1 Bu Yönetmelik ve bu Yönetmeliğe istinaden hazırlanan diğer mevzuat hükümlerine aykırı davrananlar hakkında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ile 3194 sayılı İmar Kanunu gereğince idari yaptırım uygulanır. YEDİNCİ BÖLÜM Çeşitli ve Son Hükümler Yürürlük MADDE21 –1 Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE22-1 Bu Yönetmelik hükümlerini Çevre ve Şehircilik Bakanı yürütür. Kent estetiği koordinasyon kurulunun kurulması GEÇİCİ MADDE 1 – 1 Bu Yönetmeliğin 13 üncü maddesinde ifade edilen kent estetiği koordinasyon kurulları, Yönetmelik yayım tarihinden itibaren en geç 6 ay içerisinde kurularak Bakanlığa bildirilir. Kentsel tasarım veya kent estetiği birimlerinin kurulması GEÇİCİ MADDE 2– 1 Bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında belirtilen kentsel tasarım veya kent estetiği birimleri, Yönetmelik yayım tarihinden itibaren en geç 6 ay içerisinde kurulur. Uygulayıcı mevzuatın hazırlanması GEÇİCİ MADDE 3 – 1Belediye başkanlıkları tarafından, bu Yönetmeliğin 7 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları ile9uncu maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen uygulayıcı mevzuatı, kentsel tasarım veya kent estetiği birimleri koordinasyonunda, Yönetmelik yayım tarihinden itibaren en geç1 yıl içerisinde hazırlanır. Kentsel tasarım rehberlerinin hazırlanması GEÇİCİ MADDE 4– 1 Kentsel tasarım rehberleri, bu Yönetmeliğin 17 nci maddesinde belirtilen formata uygun olarak, Yönetmelik yayım tarihinden itibaren 2 yıl içerisinde; büyükşehirlerde büyükşehir belediyeleri, diğer illerde ilgili belediyelerin kentsel tasarım veya kent estetiği birimleri öncülüğünde hazırlanır. Mevcut yapılara ilişkin hususlar GEÇİCİ MADDE 5– 1 Bu Yönetmeliğin 10, 11 ve 12 inci maddelerine yönelik hususlar, Yönetmelik yayım tarihinden itibaren en geç 5 yıl içerisinde aranır.
23 Haziran 2021 Türkiye’de her yıl tüketilen 2 milyon ton bitkisel yağın kullanımı sonucunda yıllık yaklaşık 400 bin ton bitkisel atık yağ oluştuğu tahmin ediliyor. 1 litre atık yağın, 1 milyon litre içme suyunu kirletme kapasitesine sahip olduğu, doğal ekosistemde yaşanan su kirliliğinin yüzde 25’inin atık yağlardan kaynaklandığına dikkat çekiliyor. İTÜ Geliştirme Vakfı Okulları Beylerbeyi Yerleşkesi ortaokul öğrencileri bu sorunu işleyerek, atık yağlardan sabun ürettikleri projeyle Çevrenin Genç Sözcüleri Yarışması’nda Türkiye şampiyonu oldular. Yeşil Bayraklı bir Eko Okul olan Beylerbeyi Yerleşkesinde çevre bilincini küçük yaşlardan itibaren öğrenmeye başlayan ortaokul öğrencileri hazırladıkları projelerle farkındalık çalışmaları yürütüyorlar. Duyarlı vizörlerini çevreye tuttular Ortaokul öğrencileri sürdürülebilir yaşam bilincinin kazandırılmasına yönelik yaptıkları çalışmalarla Çevrenin Genç Sözcüleri Yarışmasında Türkiye 1.’si olarak uluslararası yarışmalara katılma hakkını da kazandı. Öğrencilerden Yağız Efe Karakılıç “Daha İyiye Dönüşürken Kirlenmek” isimli fotoğrafıyla 11-14 yaş tek fotoğraflı röportaj kategorisinde, 7. Sınıf öğrencileri Mina Yaprak Sevsevil, Defne Yılmaz ve Ela Özaslan video dalında atık yağdan sabun ürettikleri ''Atık Yağdan Sabun Üretimi” isimli çalışmalarının video yapımı ile Türkiye Birincisi oldular. Öğrenciler çevrelerini bilinçlendirmek için bir video hazırladılar Öğrenciler yaptıkları çalışmada atık hale gelmiş kızartma yağlarının zararları hakkında bilgi vererek, atık yağlardan sabun üretimi yöntemine işaret ettiler. Gıda maddelerini kızartmak amacıyla kullanılan yağların, 2 kullanımdan sonra atık haline geldiğini ve atık yağların kanserojen madde içerdiğini belirten öğrenciler, kullanılmış yağın bekletilmesi halinde peroksit değerinin yükselerek oksitlendiğini ve bağışıklık sistemine de zarar verdiğini vurguladılar. Çöpe dökülen atık yağların, çöp depolama alanlarında sık sık yangınlara, lavaboya dökülen atık yağların ise kanal borularına yapışarak tıkanmasına neden olduğuna değinen öğrenciler; atık yağların ayrıca toprağa karışmasının sonucunda yeraltı temiz su kaynaklarının kirliliğini artırdığına dikkat çektiler. Suların yüzeyini kaplayan atık yağların havadan suya oksijen transferini önlediğini ve zamanla suda bozularak oksijenin tükenmesini hızlandırdığını, suda yaşayan canlıların ölmesine sebep olduğunu belirten öğrenciler atık yağları değerlendirerek kendi sabunlarını ürettiler. Öğrenciler çevreyi korumak ile ilgili üç önemli uyarı yaptı 1. Atık yağları lavaboya dökmeyin veya çöpe atmayın 2. Yağları ağzı kapalı kaplarda biriktirin 3. Kapları yağ toplama merkezlerine teslim edin
su kirliliğini önlemek için yapılan projeler